İnme tedavisinde karşılan problemler ve çözümler
İnmenin engellenmesi, tanısının konması ve tedavi edilmesi bakımından strateji geliştirmenin çok zor bir hastalık olduğunu belirten Türk Nöroloji Derneği Nörolojik Yoğun Bakım Bilimsel Çalışma Grubu Moderatörü Prof. Dr. Ethem Murat Arsava tanı ve tedavi konusunda bilgiler verdi:
|
|
“İnme hastalığının zorluklarının altında da iki önemli neden ön plana çıkıyor; sık görülen bir hastalık olduğu gerçeği ve tanıdan tedaviye giden süreçte sürekli olarak zamana karşı yarış içerisinde olduğunuz bir hastalık olması. Diğer bir ifade ile tanı-tedavi anlamında yapacağınız planlamada tüm ülke genelini kapsayacak bir strateji gütmeniz ve bu strateji bünyesindeki hedeflere hızlı bir şekilde ulaşmanız gerekiyor.
Artık çok iyi biliyoruz ki inme belirtilerini erken tanırsak hastaların makûs talihini değiştirebiliyoruz. Erken tanı bize erken müdahale imkânı veriyor; inme başladıktan sonraki ilk 4,5 saat içerisinde tıkanan damarı açabilecek ilaç tedavisi verebiliyoruz. |
İlk 6 saat içerisinde gelen, hatta bazen daha da geç zaman dilimlerinde bizlere ulaşan belirli hastalara anjiyografi yöntemi ile damar açıcı uygulamalar yapabiliyoruz. Hasta erken dönemde bu bahsedilen tedavileri uygulayabilen inme merkezlerine ulaşırsa inme ile ilişkili komplikasyonları daha rahat engelleyebiliyoruz, tekrardan oluşabilecek inmelerin önüne daha kolay geçebiliyoruz ve hastalarımızı daha az sakatlık derecesi ile taburcu edebiliyoruz.Bu hedeflere ulaşmak ne yazık ki konuşulduğu kadar kolay olmuyor.“
“İnme geçirdiğimi nasıl anlarım? İnme şüphesi varsa ne yapmalıyım?”
“Sürecin her basamağında eğitim, bilgilendirme ve organizasyon gerekiyor. Öncelikle sağlık çalışanı olsun olmasın herkesin bu konu hakkında belli bir düzeyde bilgisi olması gerekli. Ani gelişen yüzde eğilme, konuşmada bozulma, kol veya bacakta kuvvetsizlik akla hemen inmeyi getirmeli. İnmeyi düşündüren bu bulgular ortaya çıktığında hastanın kendisi, ailesi veya arkadaşları, etrafta kim varsa vakit kaybeden 112’yi aramalı. Hasta 112 tarafından sahada doğru bir şekilde değerlendirilip, acil inme tedavilerini uygulayan inme merkezlerine yönlendirilmeli. Acil serviste bu tip bir hastada vakit kaybetmeksizin nöroloji doktoru haberdar edilmeli, gerekli muayeneler, laboratuar testleri, görüntüleme tetkikleri saniye kaybetmeksizin yapılmalı. Tedavi sonrası hastalar nörolojik yoğun bakım ünitelerinde takip edilmeli, rehabilitasyon erken dönemde başlanmalı, yatış süreci sonrası hasta ilaçlarını doğru ve düzenli kullanmalı. Bu kısaca bahsettiğim onlarca basamakta ister istemez ortaya çıkan hatalar ve gecikmeler tüm süreci sekteye uğratıyor ve tüm emekler boşa gidebiliyor. Bu durumda da hasta ve yakınları için çok zor günler başlıyor.
Tüm bu nedenlerle inme birçok paydaşın elini taşın altına koymasını gerektiren bir sorun. Türk Nöroloji Derneği önderliğinde nörologlar bu konuda canla başla çalışıyorlar. Bu bilimsel toplantıda olduğu gibi bir yandan bilgilerini güncelliyorlar, diğer yandan da tüm ortamlarda gerekli eğitimleri veriyorlar. Son birkaç yılda çok yol kat ettik ama halen daha yapılacak çok işimiz var.’’ |