|
|
|
|
SAĞLIK &YAŞAM |
|
Serebral Palsi |
|
|
 |
|
 |
Serebral Palsi, beynin gelişim süreci içerisinde zedelenmesi sonucu ortaya çıkan hareket ve postür bozukluğu olarak tanımlanabilir. Bu gelişim süreci genelde 5 yaş ile sınırlanmaktadır. |
|
|
|
|
|
Prof.Doktor Sabiha Aysun.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi Ünitesi Öğretim Üyesi.
Serçev (Serabral Palsili Çocuklar Vakfı) II.Başkanı
Serebral Palsi, beynin gelişim süreci içerisinde zedelenmesi sonucu ortaya çıkan hareket ve postür bozukluğu olarak tanımlanabilir. Bu gelişim süreci genelde 5 yaş ile sınırlanmaktadır. Bazı yayınlarda biraz daha ileri yaş ya da küçük yaş olarak da bahsedilebilir . Amerikan Serebral Palsi Derneği beynin gelişim süreci için 5 yaşı sınır kabul etmektedir. Bu süreç anne karnındaki gelişim sürecini de kapsamaktadır. Serebral Palsi nedenleri anne karnındaki süreçten 5 yaşa kadar herhangi bir dönemde etkili olabilir.
Serebral Palsi’nin nedenleri
Basitçe bu nedenleri doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrası nedenler olarak ayırabiliriz.
Doğum öncesi nedenleri:
Hamilelik sırasında olan etkilenmeler oluşturmaktadır. Burada özellikle annenin yaşı çok önemlidir. Ne kadar geç veya genç yaşta hamile kalınırsa bebeğin olumsuz yönde etkilenmesi o kadar olasıdır. Annenin şeker hastası olması, tiroit bezi yetersizlikleri ya da tiroit bezinin fazla çalışması, annenin beslenme eksiklikleri -genel beslenme eksikliği yanında özellikle bazı vitamin eksiklikleri, B12 ve folik asit eksiklikleri, annede tansiyon düşmeleri-yükselmeleri, prematürelik ve çoğul gebelikler bebeğin olumsuz yönde etkilenmesine neden olur.
Doğum sırasındaki nedenler
Doğum sırasındaki nedenlere baktığımızda doğumun zor olması, kordon sarkması, bebek zarının erken yırtılması ve suyun uzun süre önce gelmeye başlaması, geliş anormallikleri -makat gelişi, ayak gelişi, kol gelişi- yine bebeğin oksijensiz kalmasına bundan da en fazla beynin etkilenmesine neden olabilir.
Doğum sonrasındaki nedenler
Doğum sonrasındaki pek çok nedenler Serebral Palsiye neden olabilir. Bebeğin kan şekerinin düşmesi, K vitamini eksikliği, solunum problemleri yaşaması, kafa içi kanamaları, menenjit, beyin iltihabı gibi çeşitli enfeksiyonlara maruz kalması ya da kana mikrop karışması doğum sonrasında Serebral Palsiye neden olabilir.
|


|
|
Hamilelik sırasında dikkat edilmesi gerekenler
Bahsettiğim nedenleri dikkate alarak hamilelik sırasında, doğum sırasında ya da doğum sonrasında bazı nedenleri önlemeye çalışmak gerekli. Hamilelik sırasında enfeksiyonlardan uzak durmak, dengeli beslenmek, belirli aralıklarla doktor kontrolleri yaptırmak (ki bu arada tansiyon düşüklüğü ya da yüksekliği izlenebilsin ve gerekli önlemler alınabilsin) çok önemlidir. Annenin bu dönemde vitamin desteği alması da son derece önemli noktalardandır |
Doğum sırasında ve doğum sonrasında dikkat edilmesi gerekenler
Doğumun mutlaka iyi koşullarda yapılması, annenin ve bebeğin riske atılmaması gerekmektedir. Sıradan baş gelişiyle normal bir doğumda Serebral Palsi olma riski sıfıra indirilemez, hamilelik öncesi nedenlerden etkilenebilir ama en azından iyi bir doğumla hamilelik sırasındaki nedenler ortadan kaldırılabilir. Gerektiğinde sezeryanla doğum yapılabilir. Özelikle bir başka Serebral Palsili çocuğu olan annelerin bu durumu hekime bildirmesi ve ikinci çocukta bazı risklerin alınmaması yerinde olur.
Doğum sonrasında yine bebeğin mutlaka bir çocuk hekimi tarafından değerlendirilmesi, oksijen ihtiyacı varsa bu ihtiyacın çok kısa sürede giderilmesi, kan şekeri düşmelerine ait değişikliklerin çabuk fark edilip çabuk düzeltilmesi, yine bu dönemde her dönemde olduğu gibi bebeğin enfeksiyondan korunması, K vitamininin mutlaka her çocuğa yeni doğduğu zaman yapılması (beyin içi kanamasını önleyerek) Serebral Palsiyi ortadan kaldırmasa da büyük ölçüde oranını düşürmektedir
|
Serebral Palsi önlenebilir mi?
Dikkat edilirse önlenebilir. Nedenler ortadan kaldırılabilir ama tümüyle önlemek olası değildir. Fark edilemeyen ya da kolayca anlaşılamayan nedenler de Serebral Palsiye yol açabilir.
|
Bebeğin Serebral Palsili olduğu nasıl anlaşılır? Serebral Palsi tanısı için ipuçlar
Bebeğin Serebral Palsili olduğunu bazı ipuçları ile anlayabiliriz. Az önce bahsettiğim nedenler mevcut ise bebeği izlemek gerekmektedir. Yeni doğan döneminde bebeğin aşırı gevşek ya da sert olması, kafasını arkaya atması, kollarını gövdesine yakın ve ellerini yumruk şeklinde tutması normal bir bebekte beklenen bir bulgu olmasına rağmen elleri aralıklı olarak ya da hiç açmaması bizi uyarmalı. Bunlarla birlikte çocuk hekiminin bilmesi gereken bazı gelişimsel refleksler vardır. Bu refleksleri alamamak veya bir yanda alırken diğer yanda alamamak bizi tekrar uyarmalıdır. Bebeğin prematüre olması ya da havale geçirmesi yine bebekte Serebral Palsi gelişebilir kuşkusuyla bebeği izlemeye neden olmalıdır.Süt çocuğuna geldiğinde yani bir aydan bir yaşına kadar olan bebekte, baş çevresinin beklenenden küçük olması, nedensiz aşırı-monoton ağlamak, oyuncağa sol eliyle uzanması ailede solaklık yoksa salya akışının fazla olması altı aydan sonra giderek azalması gerekirken aynı şekilde devam etmesi ya da artması, gelişim basamaklarına geç ulaşma, boynun kontrolünün gecikmesi, oturmanın ve yürümenin gecikmesi yine uyarıcı olmalıdır.
Bebekte aşırı gevşeklik ve aşırı sertlik olması ki bu sertlik başını arkaya atma şeklinde olabilir, ellerin yumruk şeklinde tutulması ya da başparmağın avuç içinde tutulması bazı ipuçlarındandır. Ellerin yumruk şeklinde tutulması her yeni doğanda görülebilir ama 3 aydan sonra artık ellerin açık bir şekilde tutulması gerekir. Kolda, bacakta, eklemlerde sertliklerin oluşması, ayağını tabana doğru çekmesi yani bilekten düze doğru tutması, bebek yürümeye başlamışsa tek ayağını sürükleme veya açıktan atma (oraklama) Serebral Palsinin işareti olabilir. Diğer yandan, bebeği bastırmaya çalıştığımızda bacakların birbiri üzerine binmesi yani makaslama olması, adale tendon reflekslerinde artma olması, normalde görülmeyen bazı reflekslerin ortaya çıkması, istem dışı hareketlerin -herhangi bir cisme uzandığında kıvrılma hareketleri ya da silkinme hareketlerinin- olması diğer uyarıcı bulgulardır. Bunlar gözlemle ya da muayene ile ortaya çıkarılabilir. |
|
|
|
 |
Erken tanının önemi !
Serebral Palsi tanısı konulan bebeğe sahip ailelerin yapması gerekenler
Serebral Palsi tanısı konulduğunda kuşkusuz tüm aileler büyük bir üzüntü ve ümitsizliğe kapılmaktadır. Serebral Palsi tek bir klinik tablo değildir. Son derece hafif belli belirsiz bulgulardan son derece ağır bir yelpaze içinde olabilir. Bu bakımdan önemli olan erken düzeltmelerin yapılması ve sabırla beklenmesidir.Erken tanı koymanın, düzeltmelerin de erken başlaması açısından önemi büyüktür. Çünkü çocuktaki güçsüzlük nedeniyle önce hareket azlığı oluşmakta sonra eklemde sertleşmeler başlamakta daha sonra bu sertleşmeler elle çözülemeyecek kadar artmaktadır. Bu bakımdan bebeğin Serebral Palsili olduğu daha hafif sertleşmenin başladığı dönemde fark edilip fizik tedavi uygulanırsa sonraki daha masraflı, can acıtıcı ve uzun bazı işlemlerin yapılmasına gerek kalmamaktadır |
|
|
 |
Serebral Palsi' de Tedavi
Serebral Palside fizik tedavi, tedavinin esasını oluşturmaktadır. Fizik tedaviyi daha kolay yapabilmek için bazen ilaç tedavisi yapılabilir. Kası yumuşak tutmak ve fizik tedaviye olanak sağlamak için bu yumuşak tutucu ilaçlar ağızdan verilebilir, kasa yapılabilir ya da kasa gelen sinirleri etkilemek amacıyla omurilik kanalı içerisine verilebilir. Bunların yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi tedavi söz konusu olabilir. Tendonların yani kirişlerin uzatılması, şekil bozukluğu oluşmuşsa bunların düzeltilmesi şeklindeki düzeltmeler ortopedi uzmanları tarafından yapılabilir. Bu girişimlere serebral palsiyi izleyen hekim karar verebilir ancak bir ekip içinde tartışılıp tedavi biçimlerinin seçilmesi daha yararlı olabilir. Serebral Palsi tedavisi için çok çeşitli merkezler bulunmaktadır. Multidisipliner yaklaşımlar daha çok üniversite hastanelerinde ve Sağlık Bakanlığının eğitim hastanelerinde yapılmaktadır. Ailelerin tanıyı koyan ve izleyen hekimle işbirliği yapması ve onların önerileri doğrultusunda merkez seçmesi yerinde olur. |
|
|
Hazırlayan: Zeynep Çetinkaya |
|
|
|